Muhib her defa tekbirle atılan taşların tek tek dualarını okudu; ve ben taşları, tek tek, hedefin tuğla rengi göğsüne var kuvvetimle yapıştırdım. Bütün kuvvetimi elimde toplamış, şeytana ve onun arkasında nefsime atom bombası yağdırır gibi bir hınç içindeydim. Sanki yarım asırdır kafasını ezmek üzere arayıp da karşıma dikemediğim şeytanı, bana:
– İşte hıncını alacağın yer ve hedef!
Demişler gibi, yıkıldığını, yere yığıldığını göresiye pataklamak ihtiyacındayım.